Gestalt Teorisi Uygulaması
Gestalt teorisini parçalarının toplamından fazlasını ifade eden organize bütün olarak tanımlayabiliriz.Bir bütün pek çok farklı öğeden oluşur ancak öğelerin her biri bir bütünü yansıtmaz.Endüstriyel bir tassarım farklı öğelerin bir araraya gemesinden yaratılır.çünkü önemli olan anlamlı bir bütün oluşturmaktır.Ürünün tasarlandığı gibi algıanabilmesi taarımın başarısıdır.Gestalt teorisi prensiplerinin, tasarımcı tarafından tasarlama süreci içerisinde dahil edilmesi, hem yapılan tasarımın benzerlerinden farklılaşmasını sağlayacak hem de son kullanıcın ürünü okuması kolaylaşacaktır.

1-ALGI
Dış dünyayla algı ve duyum sayesinde ilişki kurarız.Duyum duyu organları üzerindeki etkisi sonucunda oluşur.İzlenim ve algı arasındaki bilinç olgusuna denir.İzlenim duyumdan önce algı duyumdan sonra gerçekleşir. Algı idrak etmektir. Alhısal süreç duyusal yardımlarla bütünsel olarak yorumlanan zamandır.
Algılama=Duyum+Algı

2-GESTALT ALGI TEORİSİ 

Fiziksel olarak görsel algılama, dünyadaki nesnelerden ışık ışınlarının göz retina tabakasında bir görüntü oluşturmasına dayanır. Retinada oluşan bu görüntü sinir uçları ile beyne iletilir ve görme gerçekleşir. Gestalt teorisi temelinde bir psikoloji teorisi gibi görünse de görsel algılamanın nasıl gerçekleştiği gerçekleşme sürecinde neler etkili olduğu, içeriden ve dışarıdan bu süreci nasıl etkilediklerini açıklamaya odaklanmıştır. Klasik psikolojideki algılamanın parçacılığına karşılık olarak Gestalt teorisi yapı başlığı altında bütüncül bir ilkeyi ortaya koyar.
Gestalt teorisi,  yüzyılın başında Almanya ve Avusturya psikologların kendilerine şu soruyu sormaları ile başlamıştır;
“İnsanlar, nesneleri bütün olarak nasıl alglar ve yaşantılar?”
3.       Endüstri Ürünleri Tasarımında Gestalt Teorisi
Endüstri Ürünleri Tasarımı, endüstriyel olarak üretilen ürünlerin insan ve insan gruplarının ihtiyaçlarına uyarlanması sürecidir Bu süreç birbiriyle ilişkili ve birçok çiftliğine ortak çalışmayı gerektiren bir eylemler dizisidir. Endüstriyel tasarımcılar ve kullandıkları nesneler ile olan fizyolojik ve psikolojik ilişkilerini incelerler. İncelemeleri sonucunda oluşturdukları konseptleri, kullanıcı ihtiyaçları ve üretim teknolojileri doğrultusunda geliştirerek, endüstriyel olarak üretilebilecek ürünler tasarlarlar.
Bir tasarım, pek çok öğenin bir araya gelmesi ile oluşur. Tasarımcı, temel tasarım öğeleri ve prensipleri olarak adlandırılan enstrümanları kullanarak bu öğeleri biçimlendirir, konumlandırır ve sonucunda tasarımını oluşturur. Yapılan tasarımların, ister iki boyutlu, ister üç boyutlu olsun, hedef kitle tarafından doğru okunabilmeleri birincil şarttır.

Gestalt kuramcılarından Max Wertheimer,  gördüğümüz nesnelerin gruplaşmalarını, bütünleşmelerini ve bunların algılamada daha belirgin hale gelmelerini araştırarak dört önemli gereklilik saptamıştır. Bunlar yakınlık, benzerlik. süreklilik ve kapalılıktır. Bunlara Gestalt kanunları denir. Bu kanunlara Figür fon ilişkisi, simetri ve devamlılığı da ekleyebiliriz.
                Gestalt Yakınlık Kanunu
Yakınlık Kanunu (proximity) - Yakınlık kanunu'un birbirine yakın duran elemanların bir bütün (grup) olarak algılanması olarak açıklayabiliriz.
Farklı fonksiyonları bünyesinde barındıran ürünlerin ara yüz tasarımlarında sıklıkla başvurulan bu yöntem, özellikle ürünlerin üzerinde bulunan ve ürünün kullanımını sağlayan kontrol elemanlarının birbirlerinden ayrılarak rahat algılanmalarını ve kullanımlarını kolaylaştırmaktadır.
                Gestalt Benzerlik Kanunu
Benzerlik Kanunu (similarity) - Bbenzerlik kanununu, belli bir yönden benzer olan elemanlar bir bütün olarak okunur olarak açıklayabiliriz.
Yakınlık kanunu ile benzer özellikler taşıyan kanun, ürün üzerinde gerek fonksiyon gerekse kullanım olarak birbiri ile ilişkisi olan elemanların benzer özellikler de tasarlanarak diğer öğelerden ayrılmasını amaçlamaktadır.
                Gestalt Kapalılık Kanunu
Kapalılık Kanunu (closure) - Kapalılık kanununu, bireylerin, görsel dünyada algıladıkları uyaranlarda varolan boşlukları doldurarak örgütleme ve bu yolla da kopuk parçalar yerine, bütün bir nesne algılamaya eğilimli olmaları olarak açıklayabiliriz.
Kapalılık kanunu, tasarımcıların kullanıcıları görsel algılarını kullanmalarını sağlayarak ürünü daha ilginç kılmak ve benzerlerinden ayırmak için sıklıkla kullandıkları bir yöntemdir. Aşağıdaki örneklerden de anlaşılacağı üzere tasarımda bilinçli olarak eksik bırakılan kısımlar üründe bütünün devamı olarak algılanabilmektedir.

                Gestalt Simetri Kanunu
Simetri Kanunu (symmetry) - Simetrik objeler bir bütün olarak algılanır. Simetrik şekiller asimetrik şekillere göre daha kolay algılanır.
Simetriyi ürünün merkezinden geçen bir eksenin her iki yanının birebir aynı olması olarak tanımlayabiliriz. Simetri ekseni bir şey yatay ya da açılı olabilir. Ürünlerin yapılarının ve kullanılan öğelerin simetrik yerleşimde olmaları, hem öğelerin görsel olarak algılanmalarını hem de kullanım ve üretim yönteminin kullanıcı, tasarımcı ve üretici açısından kolaylaştırmaktadır. Bu sebeple tasarımcılar, tasarladıkları ürünlerde çoğu zaman simetrik bir düzen kullanmayı tercih etmektedir.
               

Gestalt Figür-fon İlişkisi Kanunu
Figür-fon ilişkisi ( figure-ground relationship) - Bir kişinin düzgün olarak algılanabilmesi için arkasında fonun algıyı kısıtlayıcı olmaması gerekir. Fonun objeyle etkileşmesi algıyı bozar. Bir endüstri tasarımında çoğu zaman bu kanun, ürünün yüzeyinde bulunan ve tasarımcı tarafından yüzeyden farklılaştırılmak ya da algısal olarak öne çıkarmak amacıyla yerleştirilen bir öğenin belirginleştirilmesi için kullanılır. Bu çoğu zaman elektronik bir üründe açma kapama düğmesi olabileceği gibi, sadece süsleme amacı ile yapılmış bir desen de olabilir.
                Gestalt Devamlılık Kanunu
Devamlılık (good continuation) - insan algısı, uzanan bir şekli, algısında bitiş noktasında devam ettirme eğilimindedir. Örneğin algıda herhangi bir eğri çizginin ortasından yeni bir çizgi çizmek yerine bu eğriyi devam ettirme, ilerisini, ulaştığı noktayı bulma eğilimi gözlenmektedir. Endüstri tasarımında özellikle ürünlerin kullanım yönünün belirginleştirilmesi amacı ile kullanılan bu kanun, ürünün genel hatlarına uygulanabileceği gibi, sadece bir öğesine de uygulanabilir.
                Sonuç
Bir tasarımın başarısının ölçülebilmesi için kullanılabilecek kriterlerinden en önemlisi, şüphesiz tasarımcının ürünü ile vermek istediği mesajın, kullanıcılar tarafından doğru algılanmasıdır. Sadece doğru okunabilen ya da başka bir deyişle algılanabilen bir tasarım, taşıdığı mesajı verebilir. Bir endüstriyel tasarım için çoğu zaman bu mesajı, nasıl kullanılması gerektiği ile ilgilidir.

Endüstri Ürünleri Tasarımı, pek çok disiplinden beslenen bir alandır. Psikoloji bilimi de bu ürünlerin başında gelmektedir. Psikolojide algı teorileri içerisinde, Endüstri Ürünleri Tasarımı meslek disiplinini en yakından ilgilendiren teori, Gestalt teorisidir. Gestalt teorisini kavramak, bir endüstriyel tasarımcıya hedef kitlesinin algı boyutuna göre tasarım yapabilmesi açısından çok önemli avantajlar sağlamaktadır. Bununla beraber Gestalt teorisini tasarlama sürecinde kullanmak, sadece yukarıda belirtildiği gibi tasarımcıya ürünün doğru algılanabilmesi konusunda yol göstermez. Bütün sorun çözüm süreçlerinde, problemi parçalara ayırarak öneri geliştirme konusunda da yardımcı olur.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İsmail Tunalı, Tasarım Felsefesi