ALDO VAN EYCK AND PLAYGROUNDS

ALDO VAN EYCK

Ailesi 1919'da Birleşik Krallık'a taşındı ve 1932'den 1935'e kadar Somerset, Sidcot School'da eğitim gördü, ardından 1935-1938 yılları arasında Lahey'deki ortaokulunu bitirdi ve ETH Zürih'te okumaya başladı. 1942'de mezun olduktan sonra II.Dünya Savaşı'nın sonuna kadar İsviçre'de kaldı ve burada tarihçi Sigfried Giedion'un karısı Carola Giedion-Welcker çevresindeki diğer birçok Avangard sanatçının çevresine girdi .

1954'ten 1959'a kadar Amsterdam Mimarlık Akademisi'nde öğretmenlik yaptı ve 1966'dan 1984'e kadar ise Delft Teknoloji Üniversitesi'nde profesör olarak görev yaptı. Ayrıca, 1959'dan 1963'e kadar ve 1967 yılında mimarlık dergisi Forum'un editörlüğünü yaptı.


CIAM'ın bir üyesi ve ardından 1954'te "Team 10" un kurucularından biri olan Van Eyck, Avrupa ve Kuzey Amerika'da, İşlevselizmi reddetme ve savaş sonrası Modernizm'in çoğunda özgünlük eksikliğine karşı koyma ihtiyacını öne süren dersler verdi. Van Eyck'in Hollanda dergisi olan Forum'un eş editörü olarak konumu, mimari tasarımda hümanizme dönüş için "Takım 10" çağrısının duyurulmasına yardımcı oldu.


PLAYGROUNDS

1947 yılında, mimar Aldo van Eyck ilk çocuk oyun alanını Amsterdam’da, Bertelmanplein’da yaptı. Tüm bir kuşağın çocukluğunu (olumlu olarak) etkileyen bu mekânsal deney kapsamında daha yüzlercesi inşa edildi. Bugün çoğunlukla yok olmuş, dağılmış ya da unutulmuş olsa da, bu oyun alanları önemli bir zamanda ortaya konulan en sembolik mimari müdahalelerden birini temsil eder: mekânın yukarıdan aşağıya modernist işlevselci mimarlar tarafından tasarlandığı bir noktadan, harfi harfine hayal gücüne yer veren tabandan yukarı gelişen bir mimari yaklaşımı.

İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonra Hollanda kentleri terk edilmiş durumdaydı. Konut stoğu hem nicelik hem de nitelik açısından yeterli değildi. İşlemeyen bir altyapıyla birleşince, plancılar acil bir durumla karşı karşıya kalmış oldular. Üstüne üstlük, bu harap olmuş kentsel bağlam yakında savaş sonrası yoğun çocuk doğumuyla karşı karşıya gelecekti, ancak çocuklar için mevcut bir mekân yoktu – ne konutun içinde ne de dışında. Kentte bazı oyun alanları vardı var olmasına, ancak hepsi özel mülktü ve şanslı bir azınlığa yönelik olarak üyelik usûlüyle çalışıyordu. Başta kullanılmayan arsalar üzerine kurulan Van Eyck’ın oyun alanları bir acil önlem olarak görülebilir, ancak ihtiyaç halinde ortaya konulan yaratıcı bir çözümden öte bir öneme sahiptirler. 







Amsterdam Yetimhanesi


Aldo van Eyck, hem kimsesiz çocuklar için bir ev hem de küçük bir şehir yaratmak amacıyla 1960 yılında Amsterdam Yetimhanesi’ni tasarladı. CIAM* üyesi bir mimar olan Aldo van Eyck, savaş sonrası mimarisine oldukça kafa yormuştu. Bu nedenle Amsterdam Yetimhanesi, van Eyck’ın kendi mimari görüşlerini büyük ölçekli bir projede deneyimleme şansıydı.







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İsmail Tunalı, Tasarım Felsefesi